Yapım Yılı: 1980
Yönetmen: Lucio Fulci
Ülke: İtalya
Dil: İtalyanca
Kopan organlar ve ortalığa saçılan vücut parçalarının yönetmeni Fulci'nin zombi filmleri furyasının başarılı örneklerinden biri daha. Film, aslında tam zombi filmi de sayılmaz. biraz zombi, biraz bedenleri ele geçiren kötü ruhlar temalı, her şeyden önce bir gore klasiği. Günümüzün zombi janrına büyük katkılarda bulunmuş usta yönetmen, yine bol kanlı, anatomi dersi gibi bir film çekmiş, bu konusda tebrikleri hakediyor.
Amerika'nın küçük bir kasabasında bir rahip, "cehennemin kapılarından birini açmak" amaçlı bir kara büyüyü sonuçlandırmak için kendini asar. Bu sırada bir grup medyum da olaydan haberdardır, ve psişik güçlerinin yardımıyla rahibin ne denli tehlikeli bir iş yaptığının bilincindedirler. Bu medyumlardan Mary, gördüklerinden sonra şok geçirir ve öldü zannedilir. Ölümünü bir gazeteci olan Peter araştırırken aslında ölmediğini anlar ve onu mezardan çıkararak hayatını kurtarır. Mary ona olacak muhtemel olayları anlatır ve beraberce kasabaya gidip karanlık güçlerin harekete geçişini engellemeye çalışırlar.
Gore anlamında yönetmen artık aşıp bitirmiş. Nerede ne kadar organ saçılabilir, maksimum ne kadar kan akıtılabilirse sonuna kadar limitini zorlamış. Belli bir noktadan sonra film resmen gore fest havasına bürünüyor. İnsan iç organlarının tümünü tek tek saydırmış Fulci. Tabi bu kadar gore sahne arasında fake olduğu ekrandan sırıtan bir sürü sahne de görebiliyoruz doğal olarak. Yani tüm efektler falan çok gerçekçi desem yalan olur, beklentileri yükseltmek istemem. Evet çok sağlam gore sahneler var ama tersine gülünç derecede sahte şeyler de mevcut (zombilerin kafa parçalama sahnesi gibi) Plastik materyaller kendini fena halde gösteriyor. Ama çekildiği yıla, bütçeye ve de en önemlisi süreye bakarsak bu kadarı normal. Film için gerçek insan öldürülmediğine göre gerçekçilik hep belli sınırlar içinde kalacak. Zaten herkese yetecek kadar etleri çürümüş ceset, dökülmüş bağırsak, saçılmış beyin, kırt, böcek ve benzeri unsurlar dahil etmiş filme Fulci, daha ne yapsın. Bir gerçek insan öldürmediği kalmış.
Film, daha önce de söylediğim gibi tamamen zombi filmi değil. Bir tarafta mezarından kalkan ölüleri, bir tarafta da ruhları ele geçirilmiş tipleri görüyoruz. Ama sonuçta hepsi bol bol kan ve iç organ dökme amacına hizmet ediyorlar. Ben filmin en çok sonunu sevdim, The Beyond'daki gibi şok eden bir son bekliyordum zira. O konuda da fena değil. Doğru şey beklendiğinde tatmin edebilen film, aynı zamanda kendinden sonraki periyotta da birçok kez taklit edilmiş, sahneleri birçok filme esin kaynağı olmuş bir parçadır. Bu anlamda da izlenmesini şiddetle tavsiye ederim.
Trailer:
Torrent için tıklayın
Altyazı için tıklayın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder